Sivas Kongresi





Sivas Kongresi

Mustafa Kemal’in Amasya Genelgesiçağrı üzerine, 1.Dünya Savaşı’ndan sonra işgale uğrayan Türk topraklarını kurtarmak ve Türk milletinin bağımsızlığını sağlamak için çareler aramak amacıyla seçilmiş ulus temsilcilerinin Sivas’ta biraraya gelmesiyle, 4 Eylül 1919 - 11 Eylül 1919 tarihleri arasında gerçekleşen ulusal kongredir.

Sivas Kongresi’nde alınan kararlar, daha önce gerçekleştirilen Erzurum Kongresi kararlarını genişleterek tüm ulusu kapsar bir nitelik kazandırmış ve yeni bir Türk Devleti’nin kuruluşuna temel olmuştur; bu nedenle Sivas Kongresi’nin Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki önemi büyüktür.

Sivas Kongresi Çalışmaları ve Alınan Kararlar

Sivas Kongresi 4 Eylül 1919 Perşembe günü saat 14.00’de Sivas Lisesi (o zamanki adıyla Mekteb-i Sultani) salonunda toplantının davetçisi ve düzenleyicisi olan Mustafa Kemal’in açılış konuşması ile başladı. İlk oturumda yapılan gizli oylamada 3 aleyhte oy dışında tüm oyları alan Mustafa Kemal, Kongre Başkanlığı'na seçildi.Bekir Sami ve Rauf Bey’ler Başkan yardımcılıklarına seçildi.

5 Eylül 1919 günü saat 14:30’da başlayan ikinci oturumda kongre delegeleri, daha önce bir komisyon tarafından hazırlanan yemin metni üzerinde tartıştılar ve "vatanın kurtuluşu ve milletin mutluluğundan başka hiçbir kişisel maksat izlemeyeceklerine; mevcut siyasi partilerin hiçbirinin amaçlarına hizmet etmeyeceklerine" dair yemin ettiler.

7 Eylül 1919 tarihindeki üçüncü oturumda Erzurum Kongresi Tüzüğü’nün metni görüşüldü yapılacak değişiklikler aynı gün karara bağlandı. Doğu illeri için öngörülen hüküm ve şartlar, bütün ülkeyi kapsayacak biçimde değiştirildi.

8 Eylül 1919 tarihinde gerçekleşen dördüncü oturumda İsmail Fazıl Paşa, Bekir Sami ve İsmail Hakkı Bey’ler tarafından kongreye verilen Amerikan mandası konusudaki muhtıra tartışıldı. Yoğun tartışmalar sonrasında muhtıra geri çekildi.

9 Eylül 1919 Salı günü yapılan beşinci oturumda Ankara’da bulunan Ali Fuat Paşa’ya telgraf çekilerek Anadolu Kuvayi Milliye Başkomutanlığı’na getirildiği bildirildi. Meclis-i Mebusan’ın bir an önce açılması, Damat Ferit Paşa hükümetinin değiştirilmesi konuları görüşüldü.

10 Eylül 1919 tarihli altıncı oturumda, delegeler Kongre’nin mali ihtiyaçlarına katkıda bulunmayı kabul ettiler. Haftada iki kez yayınlanacak İrade-i Milliye adlı bir gazetenin çıkarılmasına karar verdiler. Gazetenin ilk sayısı 14 Eylül’de çıktı ve üç yıl boyunca yayın yaptı

11 Eylül 1919 günü yapılan son oturumda çeşitli isimlerdeki cemiyetlerin Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti altında birleştirilmesi bir bildiri ile millete açıklandı. Her türlü işgale karşı müdaafaa kararı alındı. Kongre Temsil Heyeti’ne 6 yeni üye seçildi. Damat Ferit Paşa hükümetine duyulan güvensizliği padişaha bildirmek ve yeni bir hükümet kurulmadıkça İstanbul ile ilişkileri kesmek kararı alındı. Padişaha doğrudan ulaşmak mümkün olmayınca ve verilen süreler dolunca, 12 Eylül sabahından itiberen İstanbul ile ilişkilerin kesilmesi kararı alındı ve tüm merkezlere bildirildi.

Kongre, Umumi Kongre Heyeti adına yayınlanacak bir beyanname hazırlayarak çalışmalarına son verdi.

12 Eylül 1919 günü Sivas Halkının davetli olduğu bir açık oturum yapıldı.

Sivas Kongresi’nde seçilen 6 kişinin, Erzurum Kongresi’nde seçilen 9 kişilik Temsil Kurulu’na eklenmesiyle oluşturulan 15 kişilik yeni Temsil Kurulu, Türkiye Büyük Millet Meclisi açılıncaya kadar ülkeyi yönetmiş; böylece Mustafa Kemal Paşa’nın Sivas’a geldiği 2 Eylül 1919 tarihinden Temsil Kurulu ile birlikte Ankara’ya hareket ettikleri 18 Aralık 1919 tarihine kadar Sivas, fiilen ülkenin başkenti olmuştur.

Sivas kongresi sonucunda Damat Ferit Hükümeti istifa etmek zorunda kaldı; yerine Ali Rıza Paşa sadrazam oldu. Damat Ferit Paşa'nın istifası Anadolu hareketi açısından siyasal bir zaferdir..



Sivas Kongresi Beyannamesi'nde Alınan Kararlar

  • Millî sınırlar içinde bulunan vatan bir bütündür; birbirinden ayrılamaz.
  • Kuva-yı milliyeyi yetkili ve milli iradeyi hâkim kılmak esastır.
  • Osmanlı ülkesinin herhangi bir kısmına yapılacak müdahale, işgal ve Ermenilik, Rumluk teşkili gayesine yönelik hareketlere toptan karşı konacaktır.
  • Azınlıkların her türlü güvenliği sağlandığından siyasi egemenlik ve toplum dengesini bozacak ayrıcalıklar verilemez.
  • İstanbul hukumeti, bir dış baskı karşısında topraklarının herhangi bir parçasını bırakmak zorunda kalırsa, buna karşı bütün tedbirler alınır ve kararlar verilebilir.
  • Mondoros Mütarekesi imzalandığı tarihte sınırlarımız içinde bulunan, halkı Müslüman olan topraklar üzerindeki tarihi, ırki, dini ve coğrafi haklarımıza saygı gösterilmesini ve bunlara aykırı girişimlerin geçersiz hale getirilmesini bekleriz
  • Devletin bağımsızlık ve bütünlüğü saklı kalmak şartıyla topraklarımızı ele geçirmek isteği olmayan herhangi bir devletin ekonomik, teknik ve sınaî yardımlarını memnuniyetle karşılarız
  • Millî iradeyi temsil etmek üzere Millet Meclisi'nin derhal toplanması mecburidir.
  • Millî vicdandan doğan cemiyetler birleşmiş, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adını almıştır. Bu cemiyet her türlü fırkacılık cereyanlarından, şahsi ihtiraslardan uzaktır. Bütün Müslüman vatandaşlar bu cemiyetin tabii üyesidirler
  • Umumi Kongre tarafından kutsal gayelere erişmek, bunları takip etmek için bir Temsil Heyeti seçilmiştir.

Mustafa Kemal'in Açılış Konuşması

"Muhterem Efendiler: Yurdun ve Ulusun kurtuluşunu amaçlayan zorunlu nedenler, sizleri bunca sıkıntılar ve engeller karşısında Sivas'ta topladı. Yiğitçe davranışlarınızı kutlar, hoş geldiniz demekle, mutluluğumu açıklarım.

Efendiler; Bilinmektedir ki, ulusların insanca haklarına dayanan, söz vermeler üzerine 30 Ekim 1918'de İtilaf devletleri ile bir antlaşma yapıldı, ulusumuz, hakça bir barışa kavuşacağını umdu. Halbuki bu antlaşma hükümleri, bütün yurdumuza ve ulusumuza karşı, kötüye kullanışlarla, baskılarla, zorlamalarla uygulanmaya başlandı. İtilaf devletlerinden yüz bulan ülkemiz Hrıstiyanları ulusumuun onuruna dokunan çılgınca davranışlara giriştiler. Batı Anadolu'da İslam'ın namusu uğruna koruması gereken kutsal yerlerine kadar sokulan Yunan zalimleri İtilaf devletlerinin hoşgörüleri üzerine canavarca kötülükler yaptılar.

Doğuda Ermeniler Kızılırmak'a kadar genişleme hazırlıklarına giriştiler, şimdiden sınırlarımıza kadar dayanıp toptan yok edip öldürme politikasını gütmeye başladılar. Karadeniz kıyılarımız da Pontos Krallığı hayalinin gerçekleştirilmesine çalışıldı; Adana, Antep, Maraş ve Konya yakınlarına kadar gelen işgalciler Antalya'ya da girdiler. Trakya'da işgal bölgesi içine alındı. Saltanat tahtının yeri ve Halifeliğin merkezi olan İstanbul ise, Hükümdar saraylarının içine kadar eline düştü. Bütün bu haksız saldırışlara karşı İstanbul'daki hükümet, belki tarihte bir benzeri daha görülmemiş bir katlanma ile sustu; her zaman için güçsüz, kararsız, dermansız kaldı. İşte bu haller ulusumuzu silkinip uyanmaya sürükledi. Artık ulusumuz pek güzel anladı ki, itilafçı devletler bu yurtta kutsal varlıklarına ve ulusal kaderine sahip çıkacak bir gücün, bir isteğin olmadığına iyice hükmetmişler ve akıllarına geleni işlemişlerdi. Bu yersiz sanı yüzündendir ki cansız bir ülke, kansız bir ulus neleri hak etmişse hepsini hiç çekinmeden uygulamaya koyuldu. Buna karşı boyun eğip teslim olmuş görünmek, tam çöküntüden başka bir sonuç vermeyecektir.

Efendiler; Ulusumuzun sizler gibi uyanık ve şerefli kişileri, görünüşün kaygılı karanlıklarından umutsuzluğa düşmediler, çünkü onlar bilirler ki, tarih bir ulusun varlığını hiçbir zaman inkar edemez, çünkü onlar kuvvetli bir iman ile inanırlar ki haksız bi görüşle yurdumuza ve ulusumaz karşı verilen hükümler, ortaya sürülen kanılar, er geç iflas edecektir.

Efendiler; İtilaf devletlerinin haksızlıkları ile İstanbul hükümetinin güçsüzlüğü ve haksızlığı karşısında ulusumuz, varlığını belirtmek ve bu saldırılara karşı namusunu ve bağımsızlığını korumak gerektiğine hükmetmek zorunda kaldı. Bilindiği gibi doğuda geçen savaşın her türlü kaygısını çekmiş ve hele Ermenilerin vahşice zulmüne uğramış, yaslı sınır illerimiz ulusal bağımsızlığı, ulusal onuru kurtarmak amacı ile Müdafaa-i Hukuk-u Milliye (Ulusun Haklarını Savunması) gibi dernekler kurdular, doğudan ve güneyden gelecek tehlikeyi sezinleyen Diyarbakır ilimizde de Müdafaa-i Vatan (Yurt Savunması) derneği kuruldu.

Batıda Yunanlıların saldırısı göz önünde tutularak kurulmuş olan (Ulus Haklarını Savunma Derneği) Yunanlılar'ın topraklarımıza ayak basması üzerine buraları Yunanistan'a katma düşüncesini reddetmek için ayaklandı.

Trakya'da ve Kilikya (Çukurova)'da ulusal dernekler kuruldu, kısacası doğu ve batıdan yükselen ulusun sesi Anadolu'nun en uzak köşelerinde bile yankı buldu. Böylece ulusal dernekler düşmanların esaret boyunduruğuna girmemek direnci ile ulusal bilincin şahlanmasından doğmuş birer eşsiz kuruluş oldular. Bu yolla yüzyıllardan beri bağımsız yaşayan ulusumuz varlığını dünyaya göstermeye başladı.

Efendiler; Ulusça kurtuluş çaresinin ancak kendi içinde kendi gelişmesinden doğacağı kanısı gerçekleşince, belli telikeler arşısında bulunan Doğu Anadolu illeri Erz urum Kongresi'ni toplantıya çağırdı, bu sırada idi ki yapılan yazışmalar, ortaya çıkan olaylar ve kendini gösteren gerçekler karşısında bütün yurdun bir bütün halinde kurtuluşunu amaç edinen Sivas Kongresi, bugün sayın topluluğumuzun kurduğu bu genel kongre, daha 21 Haziran 1919 tarihinde kararlaştırıldı.

Efendiler; Burada büyük bir üzüntü ile yüce topluluğunuza bildirmek zorundayım ki ülkenin ve ulusun kutsal varlıklarını korumakta güçsüzlükten, miskinlikten başka bir şey göstermemiş olan İstanbul hükümeti, ulusu hep yenilmiş, bitmiş göstermek gibi düşmanlarımızın çıkarına işleyen aykırı davranışlarda ancak gücünü gösterebildi. Bu hal ulusal tarihimizde elbette İstanbul hükümeti hesabına lekeli bir sahifedir.

Teşekkür olunur ki, efendiler, ulus ve ulusal gücün tam dayanağı olan şerefli ordumuz o hükümeti uyarmakla birçok büyük zarar da önlenmiş oldu, yine de bu halin ulusal davranışta birçok gecikmelere ve duraklamalara sebep olduğu unutulamaz.

Hatırlarda olacak ki, Sivas Genel Kongresi'ni şereflendirmeleri için 22 Haziran'da yapılan çağrıda, Erzurum Kongresi'nden söz açılarak orada 10 Temmuz'da toplanılacağı belirtilmişti. Batı Anadolu delegelerinin o zamana kadar Sivas'a ulaşabilecekleri sanılıyordu. Böylece Erzurum Kongresi üyelerinin de Sivas'taki toplantıya katılabilecekleri düşünülmüştü, halbuki Sivas'ta toplantı ancak bugün gerçekleşebildi, aradan bir aydan çok zaman geçti, bu uzun süre içinde Erz urum Kongresi Delegelerini bekletip durmaktan ise, herkesin kavrayıp katıldığı amaçlar ve esaslar üzerinde konuşulup kararlara varılması uygun düştü ve sonradan delegelerin seçildikleri yerlere dönüp alınan kararları uygulamaya girişmeleri yeğ görüldü. Erzurum Kongresi ve dolayısıyla Doğu Anadolu adına Sivas Kongresi'ne katılmak üzere (Heyet-i temsiliye) diye yetkili bir toplulukta seçilip görevlendirildi.

Erzurum Kongresi'nin bildirisinden ve tüzüğünden başka gizli kalmış hiçbir karar yoktur. Yalnız Sadrazam Ferit Paşa'nın Paris gezintisinden sonra yayınladığı, Anadolu'da karışıklık olduğunu bildiren genelgesi büyük üzüntü ve tiksinti ile okunmuş, gerçeğe uymayan ülkenin ve ulusun çıkarlarına zarar veren bu bilgisizce bildirinin hemen tezkibi kendisinden şiddetle istenmiştir. İstenen bir şey de milletvekilleri seçiminin çabuklaştırılmasıdır. Erzurum Kongresi yalnız Doğu Anadolu delegelerinden kurulu olduğu için yetkisini bu çevre içinde sıkışmış görmekle yetinmiştir. Ancak Batı Anadolu ve Rumeli delegelerinin katılması ile verilebilecek yetki ve tüm bir yetkinin kullanılmasını sizin sayın topluluğunuzun gerçekleşmesi koşuluna bağlı gördü, bu yüzdendir ki Doğu Anadolu'da ulusal derneklerin birleşmesinden doğan topluluğa ad koyarken "Doğu Anadolu" deyimi kullanılmıştır. Durup dururken Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ya da Anadolu Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti adlarını kullanmak ve bütün Ulusun hakları adına kendi kendini yetkili görmek doğru olamazdı, böyle yapılsa idi İstanbul'da olduğu gibi 5-10 kişinin bir araya gelerek bütün ulusun yetkili vekilleriymiş gibi asıl yetki sahibi ulusla ilgisiz davranışları bir bakıma tekrarlanmış olurdu.

Bununla birlikte efendiler, Erzurum Kongresi bütün ülkenin ve ulusun birleşip anlaşması uğruna, Doğu Anadolu illerinin başka illerimizle her zaman işbirliğine hazır olduğunu belirtmeyi kararlarının başında saymıştır. Elbette yüce varlığınızla kurulmuş bulunan bu Sivas Kongresi, yurdumuzun ve ulusumuzun bölünmez bir bütün olduğunu gerektiği gibi ortaya koyup ispatlayan kararları alacak, esasları koyacaktır.

Efendiler; Millet Meclisi'nin toplanması için öteden beri gösterilen ulusal dilekler karşısında İstanbul Hükümeti'nin daha ilk günden baştan savma davranışları, sorunları Anayasaya aykırı inatçı direnişleri son günlerde ulusal akımın etkisi ile çok gevşemiş, durumdadır. Seçimler için emir de verildiğini biliyorsunuz, bunun gerçekleşmesi, Tanrı'nın izni ile sizin davranışlarınız ve direnişleriniz ile sağlanacaktır. Ancak, seçim başlayıp bitmeden önce, bir ya da birkaç yabancı mimleketin mandasını kabullenmek gibi doğrudan doğruya yaşayışımız ve bağımsızlığımız la ilgili bir olup bittiye gidilmek söz konusudur.

Ulusal Meclis'in daha toplanmamış olduğu bir sırada yabancıların kuşatıp sıkıştırdığı, bağımsızlığını yitirmiş İstanbul Hükümeti'nin tek başına uygunsuz bir karar alması ya da ulusal dileklere uymayan yabancı önerileri hoş görüp kabullenmesini hesaba katarak Erzurum ve S ivas Kongreleri'nin birbiri ardı sıra birbirinden daha yetkili, toplanmış olması herhalde iyiliğin ve esenliğin muştusuur. Sözlerime son verirken, yurdun ve ulusun kurtuluş ve yükseliş amacına bağlı olan topluluğumuzun hayırlı ve başarıya ulaşmasını Yüce Tanrı'dan dilerim.

Delegelerin Kongredeki Yemin Metni

Makam-ı Celil –i Hilafet ve Saltanat’a, İslamiyet’e, devlete, millete ve memlekete manen ve maddeten hizmetten başka bir gaye ve emelimiz olmadığına binaen kongrenin müzakeresi devamı müddetince ihtirasat-i şahsiye ve siyasiyeden ve fırkacılık amalinden münezzeh bir azim ve iman ile çalışacağıma ve İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ihyasına çalışmayacağıma namusum ve bilcümle mukaddesatım namına vallah billah



 
Saat
 
DUYURULAR
 

DUYURU PANOSU

---SİVAS ADD GENCLİK KOLLARI---

Her Pazar Dernek Binamızda Genclik Kolu Toplantıları Yapılmaktadır

---SIVAS ADD GENCLİK KOLLARI---

Sitene Ekle

haberler
 
 
Bugun 3 ziyaretçi (5 klik) Burdaydi



Create Shock Text

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol